İnce Kentler 5
"İnanmaya
hazırsanız, ne iyi. Örümcek ağı kent Ottavia’nın nasıl olduğunu anlatacağım.
İki sarp dağ arasında bir uçurum var: kent boşlukta duruyor, bir doruktan
ötekine halatlar, zincirler ve tahta köprülerle bağlanmış. Küçük tahta
traversler üzerinde boşluklara basmamaya dikkat ederek yürüyor insan ya da
kenevir ilmiklere tutunuyor. Aşağıda, yüzlerce, binlerce metre hiçbir şey yok:
birkaç bulut geçiyor; uçurumun dibi zar-zor seçiliyor.
Kentin
temeli bu: geçit ve destek gibi kullanılan bir ağ. Geri kalan her şey yukarıya
yükseleceği yerde aşağıya sarkıyor: ip merdivenler, hamaklar, çuval evler,
vestiyerler, küçük teknelere benzeyen teraslar, su mataraları, gaz lambaları,
kebap şişleri, sicimlere bağlı sepetler, yük asansörleri, duşlar, trapezler,
oyun çemberleri, teleferikler, avizeler, sarkan yapraklarıyla çiçek saksıları.
Ottavia sakinlerinin boşluğa asılı yaşamları diğer kentlerdekine oranla çok daha güvenli. Herkes biliyor ki ağ daha fazlasını taşımayacak."
Ottavia sakinlerinin boşluğa asılı yaşamları diğer kentlerdekine oranla çok daha güvenli. Herkes biliyor ki ağ daha fazlasını taşımayacak."
İYTE ve Ekonomi Üniversitesinde gerçekleştirilen atölyeler
Ekonomi Atölyesi (15-18.4.2013)
(Elif Ece Yönetken, Gizem Selin Arkun)
İYTE Atölyesi (9.4.2013)
(Caner Şahin, Ceren Doğan,
Özge Deniz Toköz, Tugay Tatlıdil)